TARİHİ YARIMADA YÜRÜYÜŞÜ
17 HAZİRAN ÇARŞAMBA
GENEL BİLGİ:
YÜRÜYÜŞ LİDERİ: PERVİN BİRSEN, İBRAHİM KAMİL BİRLİKAY-05333074124
Parkur Zorluğu: KOLAY
Parkur: 14 km
Görülecek Yerler:
SİRKECİ GARI,
RÜSTEM PAŞA CAMİİ,
MERYEM ANA KİLİSESİ,
KADINLAR PAZARI,
VEFA BOZACISI,
SÜLEYMANİYE CAMİİ,
SAHAFLAR,
SULTANAHMET CAMİİ,
GÜLHANE PARKI
Merhaba Arkadaşlar,
Birçok duyguyu yaşamaya hasret kaldığımız şu günlerde eski İstanbul umuz da tarihi bir tur atmaya karar verdim.. Muhteşem bir sinerji ile dolu bu güzergah bana daima iyi gelir dostlar.. Kendim yapacaktım sizde sebeplenin naçizane anlatacaklarımı dinleyin istedim..
Yapacağımız yürüyüşün Sirkeci Garında sabah saat 10:00 da başlamasını istiyoruz.. Garı terk edişimiz maksimum 15 dakika tolere ile gerçekleşecektir.. Gar içinde çok güzel bir müze var ücretsiz. Erken gelenler onu ziyaret edebilir. Çünkü dönüşte büyük ihtimal Müze kapanmış olacaktır..
Bundan sonraki durağımız Mısır çarşısı önü olacak.. geç gelenler oraya gelebilir ama orada bizi görüp katılmalısınız çünkü Mısır çarşısı önünde çok fazla bekleme yapmayacağız.. İsteyenler ile çarşı içinden ( kalabalık değil ise ) geçip tahtacılar yolunu takip edip Rüstem Paşa Camii ne gideceğiz. Kısa ziyaretimiz sonrası (Meryem Ana Kilisesi) Ayın 1 i kilisesinin önünden geçip Vefa hz lerin türbesinde biraz zaman geçiriceğiz..
Oradan çıkıp Zeyrek semti ile Fatih semti arasında bulunan ünlü Kadınlar Pazarına uğrayacağız..
Sonra, Bozdoğan kemerlerinin Fatih itfaiyesi ayaklarına kadar yürüyüp oradan tekrar karşıya geçip Reşat Nuri tiyatrosunun önünden Vefa ya döneceğiz..
Tarihi Vefa Bozacısını da ziyaret ettikten sonra Vefa nın içlerinden Süleymaniye ye doğru yürüyeceğiz.. Süleymaniye doğum evi ve Süleymaniye Camii sini ziyaret ettikten sonra Kemer altından geçip Beyazıt meydanına oradan da ünlü İncir altı meydanından geçip Sahaflar kitapçılarına uğrayacağız..
Oradan çıkıp isterseniz Kapalı çarşı içinden isterseniz Çemberlitaş caddesinden yürüyerek Sultan Ahmet e varacağız.. At meydanın da bir tur atıp İslam Eserleri müzesi önünden geçip önce Sultanahmet Camii sonra da Arasta bazar da bir tur atıp Yeşil evinden geçerek Topkapı sarayı yolu üstündeki Soğuk Çeşme sokak tan geçerek Gülhane Parkı na ineceğiz..
Gülhane Parkına girmeden görmenizi çok istediğim bir kütüphane var izin verirlerse onu ziyaret edeceğiz ve Gülhane Parkına gireceğiz.. Gülhane parkı son eğlencelik yerimiz burayı bir güzel turlayıp eğer hala iflas etmemiş bir kafe bulur da bir çay içersek ne mutlu bize..
Geçtiğimiz güzergahlarda Kadınlar Pazarının Büryan Kebabı ünlü (ama çok pahalı ve bu kadar insana kolay kolay bu şartlarda servis yapabileceklerini sanmıyorum.. Paranızla rezil olmamanızı tavsiye ederim.. ) Birde Süleymaniye semtinde kuru fasülye pilav ünlü.. İsteyen sandiviçini getirir.. İsteyen bu duraklarımızda birşeyler yer.. Ben sandiviçimi getirip Süleymaniye Camii bahçesinde yerken Camiyi ile ilgili hikayeyi anlatmayı düşünüyorum.. Siz bilirsiniz tabiki.. Turumuz yaklaşık 15 km dir.. Gülhane parkında çok oyalanmaz isek 18:00 civarı Eminönü ne dönmüş olacağız..
Sevgiler,
Pervin BİRSEN
NOT: CAMİ ZİYARETLERİ İÇİN YANINIZDA MUTLAKA EŞARP OLSUN. AYAKKABILAR İÇİN BOŞ BİR POŞET VEYA GALOŞ GETİRMEYİ UNUTMAYINIZ.
Yürüyüşlerde ve molalarda 1,5 m sosyal mesafe kuralı uygululanacaktır. Etkinlik esnasında maske takmak zorunludur.
ETKİNLİK, SOSYAL MESAFE KURALINA UYGUN OLARAK VE MASKE KULLANILARAK GERÇEKLEŞTİRİLECEKTİR. GEREK DUYULURSA AYRINTILARDA DEĞİŞİKLİĞE GİDİLECEKTİR.
18 Yaş altı katılımcılar ebeveyinleri ile etkinliğe katılabilirler.
ETKİNLİĞİMİZE KESİN OLARAK GELECEKLER KAYIT YAPTIRSIN LÜTFEN KONTENJAN DIŞI KATILIMCI KABUL EDİLMEYECEĞİNDEN DOLAYI GELMEK İSTEYENLER YEDEKTE KALMASIN.
SÜLEYMANİYE CAMİİ:
Mimar Sinan’ın kalfalık eseri olarak tanımladığı Süleymaniye Camisi, Osmanlı padişahı Kanuni Sultan Süleyman'ın emriyle 1551-1558 yılları arasında yapılmıştır. Süleymaniye Camisi, Klasik Osmanlı Mimarisi'nin en önemli örneklerinden birisidir. İstanbul'un en güzel yerlerinden birinde inşasına başlanan mabedin temeline ilk taşı, büyük alim Şeyhülislam Ebussuud Efendi’nin koyduğu rivayet edilir.
Mabedin bir ana kubbesi, iki yarım kubbesi ve iki çeyrek kubbesi ile on küçük kubbesi vardır. Ana kubbe dört fil ayağına; kubbe kemerleri ise, dört büyük granit sütuna istinat etmektedir. 32 pencereli kubbe 27,25 metre çapında ve yerden 53 metre yüksekliktedir. Sedanın (sesin) aksini kuvvetlendirmek için kubbenin içine ve köşelere, ağzı iç tarafa açık bir şekilde yerleştirilen 50 cm boyunda 64 küp bulunmakta, bu sayede hassas bir akustik meydana gelmektedir. Yaklaşık 3 bin 500 metrekarelik iç alana sahip olan caminin uzunluğu 59, eni 58 metre olup 238 pencereden ışık almaktadır. Granit ve mermer sütunlara dayanan hünkâr ve müezzin mahfili, minber ve mihrap işçilikleriyle dikkati çekmektedir. Müezzin mahfilinin sağında madeni şebekelerle çevrili bulunan bölüm, 1918 yılına kadar kütüphane olarak kullanılmış; mevcut kitaplar aynı tarihte, Süleymaniye Medreseleri'nde tesis edilen Umumi Kütüphane'ye nakledilmiştir.

RÜSTEM PAŞA CAMİİ:
Kanuni Sultan Süleyman’ın sadrazamı ve aynı zamanda kızı Mimrimah Sultan’ın eşi olan Damat Rüstem Paşa için Mimar Sinan’a yaptırılmış.
Yapının 1561’de inşasına başlandığı kesin olarak bilinse de, bitiş tarihi konusunda kaynak yetersizliğinden dolayı fikir birliğine varılamıyor. Su mülknamesinde 1562 yılında caminin bittiği söyleniyor; ancak pek çok tarihçi 1564 yılını esas alıyor.
Mimar Sinan camiyi, sonradan ustalık eserim diyeceği, Selimiye’ye hazırlık niteliğinde sekizgen bir yapıyla inşa etmiş.
GÜŞ
GÜLHANE PARKI:
Bizans döneminde, askeri depoların ve kışlaların bulunduğu Gülhane’ye daha sonra Mangana Sarayı yapılmıştır. Aynı zamanda bu çevrede Hagios Georgies Manastırı ve Panagia Hodegetria Ayazması’nın bulunması nedeniyle bu bölge kutsal sayılırdı. İstanbul’un Osmanlılar tarafından fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet Sarayburnu’nu surlarla çevirerek Çinili Köşk’ü yaptırdı. Burada güreş, cirit gibi eğlence ve gösteriler yapılırdı. Yapılan önemli gösterilerin anısına Gülhane’ye birçok Nişantaşı dikildi. III. Murad için Sadrazam Paşa buraya ünlü İncili Köşk’ü yaptırdı. Gülhane’deki bahçelerin ve sarayların temizliği için Bostancı Ocağı’ndan Gülhane Ocağı denen bir bölük ayrılmıştır.
1839 tarihinde Tanzimat Fermanı’nın Gülhane’de okunmasından dolayı bu fermana; Gülhane Hattı Hümayunu denir. Padişahların Dolmabahçe Sarayı’na taşınması, daha sonra Avrupa demiryolunun Sirkeci’ye Sarayburnu’ndan geçerek gelmesi üzerine parkın ağaçları, köşkleri sökülüp yıkılmış, burası garip bir eğlence yerine dönerek “Bitli Kağıthane” adını almıştır. II. Abdülhamid 1880’lerde ilk büyük müzenin burada yapılmasına izin verdi. Müze-i Hümayun’un yapılması sonrasında, 1912 yılında dönemin İstanbul Şehremini (Belediye Başkanı) Cemil Paşa tarafından bahçe düzenlemesi yapıldı ve park haline getirilerek halka açıldı.
Atatürk’ün Türkiye’de ilk dikilen heykeli burada bulunmaktadır. Heykel, Avusturyalı Kripel tarafından yapılmış ve şu an bulunduğu yere 1926 yılında dikilmiştir. Ayrıca 24 Kasım 1928 yılında Gülhane’de düzenlenen törende Atatürk’e “Başöğretmen” sıfatı verilmiştir. Atatürk kurdurttuğu kara tahta üzerinde Latin harflerini halka tanıtarak burada ilk dersini vermiştir.

SULTANAHMET CAMİİ:
Sultan I. Ahmet tarafından 17'nci yüzyılda, Mimar Sinan'ın yetiştirdiği öğrencilerden biri olan Sedefkar Mehmet Ağa'ya yaptırılmıştır.
Caminin duvarlarında mavi renkli İznik çinileri yoğun bir şekilde bulunduğu için cami, Mavi Camii (Blue Mosque) olarak da bilinmektedir.
Caminin duvarlarında 21 bin 43 adet göz alıcı İznik Çinisi bulunmaktadır.
Caminin ibadethane bölümü 64x72 metre boyutlarındadır. 43 metre yüksekliğindeki merkezi kubbesinin çapı 23,5 metredir.
Minarelerde camiyi yaptıran Sultan Ahmet'in 16'ncı Osmanlı Padişahı olması sebebiyle 16 adet şerefe bulunmaktadır.
Sultan Ahmet Camii külliyesiyle birlikte, İstanbul’daki en büyük yapı komplekslerinden biridir.
Bu külliye bir cami, medreseler, hünkar kasrı, arasta, dükkânlar, hamam, çeşme, sebiller, türbe, darüşşifa, sıbyan mektebi, imarethane ve kiralık odalardan oluşmaktadır. Sultan I. Ahmet'in mezarı da cami bahçesine bitişik biçimde inşa edilmiştir.

UYARILAR:
- * Kalp, tansiyon, solunum ve ortopedik rahatsızlığınız varsa kesinlikle etkinliğe katılmayınız.
- * Belirli bir zaman aralığında yürüyüşün tamamlanabilmesi için yürüyüş temposunu bozacak hal ve hareketlerden kaçınılmalıdır.
- * Etkinliğimizde alkol vb. kullanımı yasaktır. Mümkünse bir gün önceden de alınmaması yürüyüş temposu ve kalp ritminiz için yararlı olacaktır.
- * Rehber, parkurda duruma göre değişiklik yapabilir.